DEF (BENDİR) YAPIMCILIĞI
Şanlıurfa’da “def” olarak bilinen vurmalı çalgı aleti, Anadolu’da “tef” olarak bilinmektedir. Yapısal özellikleri ile kültürden kültüre ve kullanım alanına göre teflerde farklılıklar görülmektedir. İlk Sümer çağlarında (2700-2500) ve Babil (M.Ö. 2000) figürlerinde çeşitli büyüklüklerde teflere rastlanmıştır. Anadolu’nun bazı bölgelerinde “daire” adı da verilen tef özellikle kına gecelerinde ve düğünlerde kadınlar arasında kullanılmaktadır. Deften ses çıkarılması parmaklar ve parmak uçları ile vurmak suretiyle sağlanmaktadır. Küçük boyutlu olanların kasnağına 3-4 zil (zingirdek) takılanlar da vardır.
Şanlıurfa’da tasavvuf müziği icra edenler ilahi okuyanlar def kullanmaktadır. Def ile usul vurmak suretiyle fasılı yöneten kişiye “serhânende” (hânendebaşı, başhânende) denir. Serhânende bu göreviyle günümüz icralarında koro şefini andırmaktadır. Bu icralarda kullanılan bazı def kasnaklarının iç kısmında ses çıkaran birçok küçük madeni halkalar da bulunur.
86) Def kasnağı hazırlama/Mustafa Yeşilkaya Usta-2025
87) Kasnağa deri çekme/Mustafa Yeşilkaya Usta-2025
Urfa yöresinde def; tarikatların zikirlerinde, kına gecelerinde, mevlitlerde ve halk oyunlarında kullanılmaktadır. Def, tarikat zikirlerinde gerçekleştirilen ritüellere heyecan ve ritim kazandıran bir eşlik sazı olarak da kullanılmaktadır. Kına gecelerinde veya diğer kadın eğlencelerinde bir veya birden çok def çalınarak, söylenen türkülere eşlik sazı olarak kullanılmaktadır. Halk oyunlarında ise def daha çok Arap kökenli vatandaşlarımızın sergilediği oyunlarda eşlik sazı olarak görülmektedir. Bu oyunlarda def ile birlikte eşlik çalgısı olarak kaval da kullanılmaktadır.
Def Yapım Aşamaları
Şanlıurfa’da def kasnağı 8-12 mm kalınlığında ceviz, beyaz çam veya kavak ağacından hazırlanır. Kasnağın eni 4-8 cm arasında değişmektedir. Def, çapı 25-45 cm arasında değişen dairesel ahşap kasnağa gerilen sığır veya oğlak derisi ile yapılır. Kasnak genellikle Malatya’dan temin edilir. Deriler ise Şanlıurfa’dan veya yakın illerden temin edilir. Koyun veya toklunun dokuz aylık yavrusunun derisi kullanılarak yapılır. Deften alınan en güzel ses, oğlak derisinden elde edilmektedir. Deri uygun ölçüde kesilerek kasnağa gerilir, kasnakta küçük delikler açılarak deri kenarlarından dikilir veya zımba ile sabitlenir. Kasnağın dış etrafında deriyi sabitleyen zımbaların üzerini ve derinin kenarını kapatacak biçimde dekoratif kurdele yapıştırılır (K.K.11). Def’in ahşap kasnağının üzerine, çeşitli şekillerde süslemeler de yapılabilmektedir. Bu şekilde def görsellik ve estetik kazanmaktadır.
Geleneksel bir el sanatı olarak Şanlıurfa tarihi çarşılarında birkaç atölyede günümüzde halen def yapılmaktadır. Mustafa Yeşilkaya, H. Mehmet Karaca ve Osman Kaplan bu işi sürdüren ustalardır
88) Def Ustası H. Mehmet Karaca-2025